• Résumé

  • bilmiyorum.
    Ömer ÇAKIR
    Voir plus Voir moins
activate_primeday_promo_in_buybox_DT
Épisodes
  • Zeitgeist: Addendum
    Jun 23 2022

    İçinde yaşadığın dünya bildiğin yani sana anlatılan gibi değil.
    Bildiğini sandığın bir çok şey sadece yazılı tarihin bir parçası.
    Peki ya gerçekte olan şeyler çok daha farklıysa?
    Sana anlatılanlar aslında kurgulanmış bir oyunun senaryosu ise ne hissedersin? 

    Aynı şekilde dünyamız ekonomik açıdan da bildiğin yani sana öğretilen gibi hiç değil.

    Amerikan Federal Rezerv Bankası 'nın [FED], bankaları kullanarak sanal paralar ve borçlandırma politikası ile insanları nasıl borçlandırdığını, nasıl modern köleler haline getirdiğini, bu politika yüzünden insanlar arasındaki rekabetin ve dünya ölçeğinde yoksulluğun nasıl arttığını bilmelisin.

    Yazar John Perkins‘in “Confessions of an Economic Hitman” (Ekonomik Tetikçinin İtirafları) adlı kitabından alıntıları dinlemelisin.

    “Belki de en sık kullanılanı, öncelikle şirketlerimize uygun kaynakları olan ülkeleri bulur ve gözümüzü üstlerine dikeriz, petrol gibi. Ardından Dünya Bankası veya onun kardeşi başka bir organizasyondan o ülkeye büyük bir kredi ayarlarız, fakat para asla gerçekte o ülkeye gitmez. Ülke yerine o ülkede projeler yapan kendi şirketlerimize gider. Enerji santralleri, sanayi alanları, limanlar…

    Bizim şirketlere ilaveten, birkaç zengin insanın kâr sağlayacağı şeyler. Bunlar toplumun çoğunluğuna yaramaz. Yine de o insanlar, yani bütün ülke bu borcun altına sokulur. Nu borç ödeyemeyecekleri kadar büyüktür ve bu da planın bir parçasıdır… Geri ödeyemezler.

    Ardından, biz ekonomik tetikçiler gidip onlara deriz: “dinleyin, bize bir sürü borcunuz var. Borcu ödeyemiyorsunuz. O zaman petrolünüzü petrol şirketlerimiz için oldukça ucuza satın. Ülkenizde askeri üs kurmamıza izin verin veya askerlerimizi desteklemek için dünyanın bir yerine asker gönderin -Irak gibi-, veya bir dahaki BM seçiminde bizimle oy verin.”

    Elektrik şirketlerini özelleştiririz. Sularını ve kanalizasyon sistemlerini özelleştiririz ve ABD şirketlerine veya diğer çok uluslu şirketlere satarız. Bu, mantar gibi biten bir şey ve çok tipik, IMF ve Dünya Bankası bu şekilde çalışır. Ülkeyi borca sokarlar ve bu öyle büyük bir borçtur ki ödenemez. Ardından yeniden borç teklif edersiniz ve daha fazla faiz öderler. Koşullara bağlı veya iyi yönetim talep edersiniz. Aslında bu onların kaynaklarını satmalarını sağlar. Buna sosyal hizmetleri, teknik şirketleri, bazen eğitim sistemleri de dahildir. Adli sistemlerini, sigorta sistemlerini yabancı şirketlere satarız.”


    Son olarak;
    "...ama en sonunda, en önemli değişimin, önce kendi içinizde yaşanması gerekiyor. Gerçek devrim bilinç devrimidir."  


     "(Kişiler) kendilerindekini değiştirinceye kadar Allah hiçbir toplumu değiştirmez." Ra‘d Suresi 11. Ayet

    "Bunun sebebi, bir toplum kendilerinde bulunanı değiştirinceye kadar Allah’ın onlara verdiği nimeti değiştirmemesi ve şüphesiz ki Allah’ın duyan ve bilen olmasıdır." Enfâl Suresi 53. Ayet

    Yüce Allah gerekçesini çok önemli bir sosyolojik hakikat üzerinden vermekte ve bir kavmi, bir topluluğu oluşturan fertler kendilerinde bulunanı değiştirmedikçe onlara verdiği nimeti değiştirmeyeceğini ifade etmektedir.

    Voir plus Voir moins
    2 h et 4 min

Ce que les auditeurs disent de Kul

Moyenne des évaluations de clients

Évaluations – Cliquez sur les onglets pour changer la source des évaluations.